top of page
Writer's pictureEmin Varol

Bayram Meral: Türk İş Başkanı’nın hükümetle arası iyi!



Ankara’nın “sıcak gündemi” olan sokak köpeklerinin saldırısına uğradı. Or-An Şehri’nin ormanlarındaki köpek saldırısından, meyve suyu satan esnaf sayesinde kurtuldu.


Ormanın derinliklerinde olsaydım, parçalanmıştım” diyerek haline şükretti.



Bayram Meral, kamuoyunun yakından tanıdığı işçi-sendika kökenli bir siyasetçi.


10 yıl boyunca Türk-İş Başkanlığı yaptı. Daha sonra siyasete atıldı ve iki dönem (2002-2007) CHP Milletvekilliği yaptı.


Çok sık Meclis’e gelmez.



Asgari Ücret” zammının yılda bir yapılma kararının açıklandığı gün, CHP Kulisinde gördüm Bayram Meral’i.


Soracak çok sorum vardı.


Hem alınan ücretin asgarisi olacak hem de yılda bir defa zam yapılacaktı.


Bu karardan sonra “Asgari Ücret"’in de adı değiştirilmeli miydi?


Erdoğan’ın son kararını konuşmak lazımdı. Sanmıyorum ama Türk-İş bu kararı, protesto eder miydi?


Yoksa mevcut Türk-İş, hükümete karşı yıllardır süren sessizliğini sürdürür müydü?


Türk-İş’in Başkanı Ergun Atalay’ın sendikacılık anlayışını sormam lazımdı.




Meral: Olmaz öyle şey





İşte, bu düşüncelerle birkaç gazeteci arkadaşımla, Türk-İş’in “efsane” Başkanı, Bayram Meral’in yanına yaklaştım.


Ben: "Sayın vekilim, asgari ücret görüşmeleri artık yılda bir kez yapılacak. Yani 1 Ocak’ta yapılacak zamdan sonra işçi, asgari ücret zammı için bir yıl bekleyecek."


BAYRAM MERAL: "Olmaz öyle şey. Türk-İş bunu kabul etmez."


Ben: "Türk-İş’ten ses yok. Siz Türk-İş Başkanı olarak yıllarca hak arama mücadelesi verdiniz. Yüzlerce mitinge, yürüyüşe, protestolara imza attınız."


BAYRAM MERAL: "Biz de biraz fazla yapmışız. O kadar direniş, yürüyüş yapılır mıydı? Bizimki de fazlaydı. Ama şu andaki de olmaz."


Ben: "Yani şu andaki direnişi az mı buluyorsunuz ?"


BAYRAM MERAL: "Allah bize yardım etti de, ne kimsenin burnu kanadı ne de kimsenin malına zarar geldi. Yani, işçi mitinge gidiyor, evine sağlam geliyordu. Şimdi bunlar yok."


Ben: "Eski devlet adamları daha mı müsamahakardı ?"


BAYRAM MERAL: "O zaman işçiye müsamaha daha fazlaydı. Her şey rahatça konuşulabiliyordu. Gündüz meydanlara gidip sorunu anlatıyorduk. Akşam’a Allah Rahmet Eylesin, Süleyman Bey (Demirel) sorunu çözüyordu. Şimdi mümkün mü?"


Ben: "Niye mümkün değil? İşçi korkuyor mu, çekiniyor mu ? "


BAYRAM MERAL: "İşçi yok ki korksun. İşçiyi dağıttılar, şimdi işçi yok."


Ben: "Nasıl yani ?"


BAYRAM MERAL: "Bir şeyi gözden kaçırmayın. Benim zamanımda, kamu kurumları işçi ağırlıklıydı. Kara Yolları’nda, Köy Hizmetleri’nde, PTT’de, DSİ’de işçiler vardı. İşçi de bize inanmıştı. Şimdi bu kamu kurumlarında işçi var mı? Köy hizmetlerini kaldırdılar.

Karayolları, DSİ’de işçi yok, bitirdiler."


Ben: "DİSK, İstanbul’dan Ankara’ya yürüyerek hakkını arıyor. "


BAYRAM MERAL: "İşte boşluğu onlar dolduruyor, teşekkür etmek lazım. Ben Yol İş’in başkanıyken, 160 bin üyem vardı. Çağırdığımda hepsi, eksiksiz geliyordu. "


Ben: "Şimdi işçi gelmiyor mu?"




Türk-İş Binası Boş, kimse gelmiyor



BAYRAM MERAL: "İşçiyi meydanlara çağırsa, işçi gelecek mi, gelmez. İşçi buna, aldığı maaşa şükrediyor."


Ben: "Daha kötüsü de olur diye çekiniyor mu?"


BAYRAM MERAL: "Daha da kötüsü mü var?"


Ben: "Türk-İş Başkanı Ergun Atalay mı çağırmıyor?"


BAYRAM MERAL: "Türk İş Başkanı olacak kişinin, tabanı olması lazım. Bundan iyisini bulamazlar. En azından, hükümetle ilişkisini iyi götürüyor. Türk İş Başkanı, (Ergun Atalay) biraz yüz bulsa meydanlara iner. Ama yüz bulamıyor."


Ben: "Türk-İş Başkanı’nın, “yüz bulmaya” ihtiyacı mı var?"


BAYRAM MERAL: "Var, çok ihtiyacı var. Sendikalardan var. Ben istediğimde hepsi geliyordu, Şimdi sendikalardan gelen yok giden yok.

Türk İş binası boş.

Bu böyle gitmez sadece işçi değil, halk da ağlıyor, emekli de ağlıyor sesini çıkartamıyor."


2024 zammını belirleyecek, Asgari ücret komisyonu bugün toplanıyor. Türk-İş Başkanı Ergun Atalay da masada olacak.


Masaya oturmadan önce bu satırları okuması gerekmez mi?



60 views0 comments

Comments


Copyright©
bottom of page