Fransızlara imrenirim.
Neden mi?
Dünyadaki tüm festival, expo, olimpiyat, fuar, konser ve spor karşılaşmaları gibi etkinliklerin, Fransa’da yapılması için her türlü çabayı gösterirler.
Bu organizasyonları alabilmek için de uluslararası kurumların başına bir ‘Fransız’ın görevlendirilmesi için her yolu denerler. Bu etkinlikleri Fransa’nın tüm şehirlerine yaymaya da (şehir ekonomisini canlandırmak için) özen gösterirler.
Sadece Paris’te, Charles De Gaulle Havaalanına 9 km uzaklıkta bulunan Paris Nord Villepint, Paris Expo Porte de Versailles gibi iki adet uluslararası çok büyük fuar alanında, yılın her günü değişik temalı fuar düzenlenmektedir.
Avrupa Konseyi Avrupa Parlamentosu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi gibi kurumlar Strasbourg’da, OECD ve UNESCO gibi kurumlar da Paris’tedir.
Bu kurumlara gelen giden parlamenter, bürokrat sayısını ve Fransa’ya bıraktıkları parayı siz hesap edin.
Turizmi saymıyorum,
Ülkemizde festival, konser, fuar gibi etkinlikler “siyasi nedenlerle” iptal edilirken,
Fransızlar, şehir ekonomisini canlı tutmak, Fransız esnafın yüzünü güldürmek için çaba harcıyor.
Bodrum ekonomisine katkısı
“Nazar Boncuğumuz” Bodrum’da da her yıl sezon sonuna doğru bir canlılık yaşanır.
Erman Aras, o güzelim Bodrum rüzgarından istifade ederek, önce denizcilere Yelkeni öğrettikten sonra da Bodrum’a, The Bodrum Cup Yelken yarışlarını hediye etti.
Kepenkler açıldı, lokantalar doldu
Bugün, Akdeniz Festivali’ne dönüşen etkinlik, 35. yılını kutluyor.
Sadece yelken yarışları değil, kültürel ve sanatsal etkinlikler için de hazırlandı Bodrum.
Denizciler heyecanlıydı. Yarışlara katılacak teknelerini süslediler. Genç denizciler için iyi bir deneyim olacak yarışlar için her tekneye, kaptan adayları, stajyer öğrenciler alındı.
Dışarda ise Bodrum esnafının yüzü gülüyordu.
Sezon sonunda işyerlerini kapatmaya hazırlananlar, The Bodrum Cup Festivali nedeniyle kepenklerini yeniden açtı.
Sezonun bitiminde, festival için gelen yerli-yabancı 2 bine yakın ilave insan, lokantaları doldurdu.
Bodrum Rüzgârı ile dolan yelkenler, Bodrum ekonomisine de canlılık getirmişti.
Çökertme esnafı: Allah razı olsun
The Bodrum Cup yönetimi geçen yıl, Milas’a bağlı Çökertme’yi de yarışlara dahil etmişti.
Bu karar büyük bir orman yangını yaşayan Çökertme koyundaki esnafı çok mutlu etti.
Dün, Bodrum-Çökertme etabında, Çökertme koyuna yarış teknelerinden önce geldim.
Ceyda 2 teknesinden baktığımda, koydaki Kaptan İbrahim ve Orhan’ın Yeri dahil, birkaç lokanta, yarış tekneleri gelmeden, masa ve sandalyeleri, kumsala ve iskeleye hazırlamışlardı.
Geçtiğimiz seneye göre masa sayısı fazlaydı. Bu sene daha çok müşteri bekliyorlardı.
Düşündükleri gibi oldu. Hava karardıktan sonra bütün masalar doldu. Balık ve rakı kokuları yükseldi.
Müzik sabah 03’e kadar devam etti.
Zeybek İbrahim
Ertesi gün, 87 yaşındaki Kaptan İbrahim ve eşi Zeliha Günyel’i, bir önceki gecenin hasılatı olan hesap fişlerini incelerken gördüm.
Yüzleri, gözlerinin içi gülüyordu. Bu ekonomik sıkıntıda hasılatı, eski para ile karıştırdılar.
“Dün akşam 100 milyar restoran, 30 milyar da market satış yapmış” dedi sevinçle…
Yıllardır tanırım.
Zeybek İbrahim, Çökertme koyuna ilk lokantayı açan esnaftır. 37 yıldır Mavi Tur’a hizmet eder, akşamları da Zeybek kıyafetini giyer oynardı.
“Artık yaşlandım” derken, duvara asılı pala bıyığı ve Zeybek kıyafetiyle diz çökerken çekilmiş fotoğrafını gösteriyor.
Hemen yanında da Mustafa Kemal Atatürk’ün, dizlerini yere vurarak Zeybek oynarken çekilmiş siyah-beyaz fotoğrafını asmış.
Elindeki yemek fişlerini gösterdi Zeybek İbrahim.
“Allah razı olsun Bodrum Cup’dan ve düzenleyenlerden. Dün akşam tüm işletmeler doluydu.
Bu yarışlar bize çok iyi oluyor. Sağ olsunlar. Bir iki sene gelmediler, merak ettik. Biz de gelirler diye bekliyorduk.”
Biraz ilerde oturan Bodrum Cup’ın yaratıcısı Erman Aras’ı tanımıyordu. Ancak, dua ediyordu. The Bodrum Cup’ın bu küçük koyda yarattığı ekonomiden memnundu.
Yarışlar olmasaydı bir tane tersane kalmazdı
Usta K teknesinin sahibi Tezcan Birgin’le oturan Erman Aras’ın yanına gittim.
“Esnaftan dua alıyorsunuz” dedim.
Aras’a, yarışların, Bodrum ekonomisine yaptığı katkıyı sordum.
Bu yıl The Bodrum Cup yarışlarına, 150 tekne ve 2 binin üzerinde insanın katıldığını hatırlatan Erman Aras, soruma Tersaneler ve Tekne yapımı üzerinden yanıt verdi:
“Dünyada çok sıkı bir ekonomik sıkıntı var. Bodrum da bu sıkıntıyı yaşıyor. Ama eğer Bodrum Cup olmasaydı, şimdiye kadar bir tane tersane kalmazdı. Bu ekonomik sıkıntıda çoktan kapanmışlardı.”
Sadece Bodrum Cup’a katılmak için tekne yaptıran bir sürü insan olduğunu söyleyerek yanında oturan Usta K teknesinin sahibi Tezcan Birgin’i işaret etti.
Birgin ise Bodrum Cup’ı, “tutku, aşk, sevgi” diye tarif etti. “Bu bir hastalık” diye de ekledi.
Bodrum Cup yarışlarından heveslendiğini ve 1997 yılından bu yana yarıştığını anlattı. Birgin, Gelendost isimli teknesinin dışında, yarışlar için yeni bir tekne yaptırmış, adını da Usta K koymuş.
Yarışlar, yeni tekne yapımını teşvik ediyor
Erman Aras, “Şu anda burası, bu yarışlar AR-GE Laboratuvarı” diye devam etti konuşmasına:
“Bütün tekneler, denemelerini antrenmanlarını bu yarışlarda yapıyorlar. Teknelerini görücüye çıkartıyorlar."
4 sene önceki yarışta, Hızır isimli bir Tirhandil vardı. Hakemlerin bir kararına kızdı, hırslandı. ‘Ben öyle bir tekne yapacağım ki, beni kimse tutamayacak’ dedi. Kendisi Tirhandil ustasıydı. Yeni bir Tirhandil yaptı. 3 yıldır şampiyon oluyor. Bu kadar teknenin arasında birinci geliyor.
Hem de dünyadaki yeni teknolojilere uygun olarak. Biz tekne yapımında modernizasyonu da getirmeye çalışıyoruz. Artık geleneksel standart tekne yapımının dışına çıktılar. Gelişmenin önünü açıyoruz ama geleneksel tekneleri de koruyoruz.”
Evet 35. The Bodrum Cup’a bugün veda ediyoruz. Bodrum’a katkısı olan herkese, biz de dua ediyoruz.
Comments