top of page
Varol Report

Cumhuriyet’in Gölgeleri…

Updated: Nov 14


Fotoğraf:AA


Bir, 29 Ekim Cumhuriyet coşkusunu daha geride bıraktık. Tek, tük de olsa yine “çatlak sesler” çıktı maalesef.


Bunlardan ikisinin Muğla ilinde, Bodrum ve Menteşe’de yaşanması beni üzdü.


Muğla, bu tür olaylarla gündeme gelmeyecek kadar Cumhuriyetçi ve Atatürkçü bir şehir.


Üstelik Atatürk’ün kurduğu CHP’nin oylarının en yüksek olduğu bir vilayetimiz.


O halde Muğla’da bu “çatlak sesleri” kimler çıkartıyor?


Özellikle Bodrum’da;


Hepimiz için çok özel bir günde Bodrum Kalesi’ne, Erdoğan’ın fotoğrafını kim astırdı?



Birkaç gün önce, “Cumhuriyet” ve “Mustafa Kemal Atatürk” hassasiyeti içinde The Bodrum Cup gibi bir deniz festivalini gerçekleştirdik. 


Cumhuriyetimizin 100. Yılında, geçtiğimiz sene ilk defa 18 tekne ile 28 gün süren maceralı bir yolculuktan sonra Selanik’e Atatürk’ün doğduğu eve gitti.


Bodrum tekneleri, Dolmabahçe önünden Atatürk’e saygı geçişi yaptı.


Birkaç gün önce de 36. The Bodrum Cup yarışlarında Ege Denizi’nde, “Atatürk” ve “Türk Bayraklı” yelkenleri açarak coşkuyla alkışladık.


Yarışların ilk günündeki coşkumuza, Muğla Valisi ve Bodrum Kaymakamı ile birlikte belediye başkanları, ilçe başkanları her siyasi görüşten insanlar katıldı.


Birlikte kahvaltı yaptı, denize çelenkler bıraktı…



Bu kadar güzel yaşanmışlıktan sadece birkaç gün sonra:


Kim veya kimler, 29 Ekim’de Bodrum’daki Cumhuriyet kutlamalarına Erdoğan’ın  fotoğrafının asılmasına izin verdi?


Kim ve kimler, Bodrumluların, Menteşelilerin, Muğlalıların arasına nifak sokmak istedi.


Bodrum’da birkaç gün önce yaşanan güzelliklerin üzerine gölge düşürdü?


Bodrumlular, Atatürk’e yapılan bu “saygısızlığa”, 29 Ekim akşamı sokaklara inerek sevgi seli oluşturdu ve gereken cevabını verdi.





Anıtkabir yönetmeliği



Cumhuriyet Bayramı üzerine bir gölge de Ankara da düştü.  Başkent Ankara’da yine “yadırgadığımız” sahneler yaşandı. 


Anıtkabir’e giren bir grup, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, “reis” diye bağırarak sevgi gösterisi yaptı.


Erdoğan’ın bu gösteriye ihtiyacı olduğunu sanmıyorum.


Ama yine bir el, bu davranışı yıllardan bu yana tekrarlatıyor. Amaç, Anıtkabir’in huzurunu bozmak. Atatürk’ü ve Anıtkabir’e gelenleri rahatsız etmek…


Cumhurbaşkanı Erdoğan isterse, bir daha bu davranış tekrarlanmaz.


Anıtkabir’de, Mustafa Kemal Atatürk de, ziyaretçiler de rahat eder. Bu tür haberler de yayınlanmaz.


Yıllardır Ankara’da gazetecilik yaparım. Anıtkabir’de pek çok canlı yayın yaptım. 


Hatta, Mustafa Kemal Atatürk’ün gerçek mezarının bulunduğu, mozolenin altındaki duygu dolu alana inerek, program yapan Türkiye’deki 2. Gazeteciyim.


Anıtkabir’in manevi dokusunda değil konuşmak, insan nefes bile almaktan çekiniyor. Önüne bakarak yürüdüğü taşlara basarken çıkan seslerden rahatsız oluyor.





Anıtkabir’in manevi varlığı…



Ama bu “yaygaracılara”, kimse “yasak” demiyor.


Herkesten önce Anıtkabir’e alınıyorlar.


Anıtkabir Kanunu ile Anıtkabir yönetmeliğine aykırı hareket ettikleri halde kimse ses çıkartmıyor.


Anıtkabir yasasını bir kez daha hatırlatıyorum.


2524 sayılı Anıtkabir Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Kanun ve 8/4387 sayılı Anıtkabir Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Yönetmelik bakın ne emrediyor?


- Anıtkabir'in manevi varlığına yakışmayan her türlü tavır, hareket, söz, yazı ve davranışlara izin verilmez.


- Başka amaçlarla; tören, yürüyüş ve gösteri düzenlenemez, çelenk konamaz. 


- Mozole ve Müzeyi ziyaret edenler, dolaylı gözetim altında bulundurulur.


- Ziyaretçiler girişte gözle kontrol edilerek, görünüşleri kuşku uyandıranların, dolaylı gözetim altında ziyarette bulunmaları sağlanır. Bu amaçla kapalı devre televizyon v.b. kolaylıklardan yararlanabilir.


- Anıtkabir'de, ancak Atatürk'e saygı için çelenk konabilir, tören düzenlenebilir. 


- Anıtkabir’de İstiklal Marşı dışında marş ve müzik çalınmaz. 


- Tören ve çelenk koymalarda, fotoğraf çekmek ve diğer nedenlerle, kabrin üzerine çıkılmasına izin verilmez. 


- Ziyaretçilerin Anıtkabir ve çevresinde piknik yapmalarına, ateş yakmalarına, yerleri kirletmelerine izin verilmez.


- Ziyaretçilerin takip ve kontrolu, sivil giyimli personel tarafından yapılır.


Kanun ve yönetmelik, Anıtkabir gibi manevi mekanda böyle davranılmasını öngörüyor. 


Ancak, söz konusu Mustafa Kemal Atatürk ve O’nun huzuru olunca, kanun tanımazlık da her 29 Ekim’de yaşanıyor.



42 views0 comments

Comments


Copyright©
bottom of page