Gazetecilik yaşantım meclis kulislerinde geçiyor.
Buna rağmen 31 Mart’ta yapılacak mahalli seçimleri için, Muğla adayları ile ilgili kulislere hiç girmedim, yazı da yazmadım.
Ancak dün, CHP grubu ve muhalefet kulisi ile Meclis restoranındaki hareketliliği görünce “ilk yazımı” yazmaya karar verdim.
AK Parti Muğla Büyükşehir için tercihini yaptı.
Muğla’dan “seçim kazanacak” bir aday bulamadığı için ithal bir adayda karar kıldı. Asında Muğla için Barış Saylak hazırlanıyordu. Ancak AKP Muğla Milletvekili Kadem Mete, Barış Saylak’ı eski seçim bölgesi Milas’a kaydırdı.
Erdoğan, Barış Saylak’ın yerine “iş insanı-patron” Aydın Ayaydın’ı, Muğla Büyükşehir Belediyesi’ne aday gösterdi.
Aşağı yukarı tüm özel ve kamu bankalarında üst düzey yöneticilik yapan Aydın Ayaydın’ın eli her zaman siyasetin içinde oldu. Hem de parti ayırımı yapmadan, her türlü ideoloji ile yakın oldu.
Aydın Ayaydın, Doğru Yol Partisi (DYP) ile siyaset hayatına başladı. Ancak DYP uğursuz geldi ve 1995 seçimlerinde DYP’den milletvekili seçilemedi.
Ayaydın için önemli olan milletvekili olmaktı. Bu nedenle çöküş döneminde Anavatan Partisi’ne (ANAP) girdi. 1999 seçimlerinde ANAP İstanbul Milletvekili seçildi.
Aydın Ayaydın’ın siyasi parti tercihi yoktu. İdeolojisi de yoktu. Önemli olan makam ve “sermaye” idi herhalde...
Merkez sağdaki partileri denedikten sonra, sıra “sosyal demokrat” bir parti olan CHP’ye gelmişti.
Ve sonunda başardı. 2011 seçimlerinde CHP’den İstanbul Milletvekili seçilerek bir kez daha parlamentoya girdi.
Aydın Ayaydın ismi değil, sanki girdiği parti seçim kazanıyordu. Tercihini iyi yapıyordu.
Ve sıra, son 21 yılın popüler partisi AK Parti’ye geldi. Bu sürede AKP’den de adaylığı denemiş olabilir. Ancak son seçimlerde kızı AKP’den milletvekili seçildi.
Ayaydın, her partiyi denedi
“İş insanı” Aydın Ayaydın kendisini, Türkiye’nin incisi Muğla’ya, Büyükşehir Belediye Başkanlığına hazırladı. 20 yıldır Bodrum’da yaşıyor olmasını da adaylık için “yeterli” görüyordu.
Ancak, Muğla CHP’nin kalesiydi.
Yarışın başında, 14 Mayıs seçimleri hariç, “22 yıl AKP’ye oy vermediğini” söyleyerek CHP’li seçmene göz kırptı. 22 yılda CHP’ye oy verdiğini söyleyemeyen Ayaydın, “Ben CHP’liyim” mi demek istiyordu?
AKP çok istemesine rağmen Muğla’da kazanamıyordu. İktidar partisi, “rantı yüksek” Muğla’dan elini de çekmiyordu. Aydın bey ayrıca “sorun çözücülüğe” soyunarak, “Ben Muğla’nın sorunlarını çözeceğim” diyerek yola çıktı.
Muğla’da sermaye, emekçiyle yarışabilir
CHP tarafında ise Muğla Büyükşehir Belediye Başkan Adayı henüz netleşmedi. Hatta, daha da “karmaşık” bir hale geldi diyebilirim.
Bu nedenle CHP’li adaylar Ankara’ya akın etti.
Dünkü CHP grubu Muğla aday adayları ve teşkilat başkanlarıyla doluydu. Kulislerde, restoranlarda, milletvekili odalarında, her yerde onlar vardı.
Muğla aday adaylarının çoğu eski milletvekili oldukları için 5 yıl görev yaptıkları Meclis kampüsünü iyi biliyorlardı. 2. Kattaki Özgür Özel’in odası ile Genel Kurul Salonunun kapıları önünde, muhalefet kulisinde hareket halindelerdi.
CHP’nin derin kulisinde neler konuşuluyor
Muğla’da yapılan iki ayrı ankette, tüm aday adayları birbirilerine çok yakın puanlar aldı. Açık ara yüksek oy alan bir aday adayı yoktu.
Ancak bu anketlerin de bir birincisi vardı.
Yüzde 26 da olsa, en yüksek oyu alıyordu. Özellikle de kırsal kesimdeki seçmenden oy alıyordu.
Bu isim Süleyman Girgin’di.
Süleyman Girgin bir maden işçisi. Sarı bareti ile ünlü, sendikacı, yaşamı hak arama mücadelesi ile geçmişti.
Bu nedenle Muğla Büyükşehir Belediye Seçiminde, sermayenin temsilcisi Aydın Ayaydın’la, emeğin, işçinin temsilcisi Süleyman Girgin yarışabilir diyorum.
Eski Muğla Milletvekili Süleyman Girgin’i Meclis’ten tanırım. Sokaktaki “hak arama” mücadelesini TBMM’ye taşıdı. Meclis’in en itibarlı komisyonu olan Plan ve Bütçe Komisyonu’nda 5 yıl boyunca eylemdeydi.
Bütçe müzakerelerinde elinde pankartla bakanların önünü keser, işçi-memur-esnaf ve köylünün hakkını aradı. Plan ve Bütçe Komisyonu’na bir renk getirdi. Muhalefet nasıl yapılır partili arkadaşlarına gösterdi. Bir süre sonra onlar da ellerinde pankartlarla bu protestolara katıldı.
Süleyman Girgin, Medyanın ilgi odağı oldu. Hareketi, eylemi, protestoyu seven muhabirler Girgin’in peşindeydi.
En genç aday Burak Erbay
Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday olan eski milletvekilleri, Dr. Nurettin Demir ile Burak Erbay da Meclis’teydi.
Genç ve aktif bir aday adayı olan Erbay, kampanya sürecini sosyal medya paylaşımlarıyla oldukça renkli götürüyor.
Özel, belediyecilik tecrübesi arıyor
Muğla Büyükşehir Adayı için yapılan anketlerde, genel merkezin istediği gibi “açık ara yüksek puan alan” bir aday çıkmadı.
Bu nedenle CHP Genel Merkezi ile Özgür Özel’in karar vermesi zorlaştı. Son olarak 21 Ocak’ta Muğla’da yapılacak “eğilim yoklamasının” sonucu bekleniyor.
Aday belirlemek için her yol deneniyor. Anketler ve eğilim yoklamalarının dışında, CHP Muğla Milletvekillerinin de görüşleri alınıyor.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel de Muğla Büyükşehir adaylığı için, biraz da olsa “belediyecilik tecrübesi” arıyor.
Bu nedenle mevcut CHP’li ilçe belediye başkanlarının isimleri de gündeme geldi. Muğla Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı için Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat ve Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras’ın isimleri tartışıldı.
Ancak Muğla için her iki isim üzerinde “uzlaşma” sağlanamadı.
Ahmet Aras Bodrum için “tamam” gibi…
Bu arada, Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras’ın ismi yeniden adaylık için çok yakın.
Geçtiğimiz yaz aylarında yaşanan su sıkıntısı, Ahmet Aras için yapılan memnuniyet anketlerinde de “sıkıntı” yaşattı.
Ancak su sıkıntısının kaynağının Bodrum değil Muğla Büyükşehir ile DSİ olduğu da kabul edildi. AKP iktidarı ile Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin yarattığı sorundan Aras’ın sorumlu tutulamayacağı konuşuldu.
Bu nedenle de Ahmet Aras’ın ismi, diğer adayların önünde yer alıyor. Aras’ın CHP Genel Merkezi ile iyi ilişkileri de olumlu puan olarak Ankara’ya yansıyor.
Eski bir asker olan ve emekli olduktan kısa bir süre sonra Bodrum Belediye Başkanı seçilen Ahmet Aras’ın, belediyecilik başarısı ve Bodrum’u uluslararası alanda tanıtma çabaları göz dolduruyor. Bu nedenle adı Muğla Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı için de anıldı.
Bodrum’da yaşattığı kültür ve sanat etkinlikleri de Ahmet Aras’a “olumlu” olarak yansıyor ve ikinci defa Bodrum Belediye Başkan adaylığına taşıyacak gibi görünüyor.
Bu arada kişiliği, herkese yakın olması, insanlara değmesi, makam odasını sokağa taşıması gibi özellikleri de CHP Genel Merkezi’nde önemli değerlendirildi.
Bütün bu nedenlerle Ahmet Aras, Bodrum’da ipi göğüslemeye yakın duruyor.
Datça’da Mesut Yar’a tepki var.
Gazeteci arkadaşım Mesut Yar’a Datça’da tepki var. Sürpriz bir şekilde CHP’den Datça Belediye Başkan aday adayı olan Yar’a, CHP teşkilatı oldukça kızmış.
Mesut Yar’ın, AKP’li ve Milas Belediye Başkan aday adayı Barış Saylak’la birlikte hareket ettiği hatta Saylak’ı öven yazılar yazdığı iddia ediliyor.
CHP teşkilatı Mesut Yar’a, “Partiye üye değilsin”, “sen kimsin, “Datça ile ne alakan var”, “Datça’da ikametin yok”, “Datça’yı niye seçtin” gibi sorular yöneltiliyor.
CHP teşkilatından ve tabanından gelmemesi eleştiriliyor. Ayrıca medyayı kullanması da tepki çekiyor.
Yıllardır teşkilatta görev alan başkan adayları, Mesut Yar için çok olumlu konuşmuyor. CHP Genel Merkezinin Mesut Yar gibi tepeden gelme adaylara yol vermeyeceğinden emin görünüyorlar.
CHP’de teşkilata ve tabanına önem verilen bir dönemde CHP’den aday adayı olan Mesut Yar’ın işi zor.
Genel merkezde kabul görmeyebilir.
CHP derin kulisinden Muğla haberlerini yazmaya devam edeceğim.
Comments